Türkoğlu, sendikalaşmanın bir hak olduğunu vurgulayarak, işverenin bu tutumunun hukuka aykırı olduğunu ve iktidarın duruma sessiz kalmaması gerektiğini söyledi.
Sendikal Örgütlenmeye Karşı "İşçi Kıyımı" İddiası
Liman-İş Sendikası'na üye olduktan sonra Çalışma Bakanlığı'ndan yetki alan Rodaport işçileri, işverenin baskısıyla karşı karşıya kaldı. Türkoğlu'nun verdiği bilgiye göre, önce 10, ardından 14 olmak üzere toplam 24 işçi haksız bir şekilde işten çıkarıldı. İşçilerin, işten çıkarıldıklarını e-Devlet üzerinden öğrendiğini belirten Türkoğlu, bu durumu "açıkça bir işçi kıyımı ve hukuk tanımazlık" olarak nitelendirdi.
Anayasal Haklar ve Uluslararası Sözleşmeler Hatırlatıldı
Selçuk Türkoğlu, Anayasa'nın 51. maddesini ve Türkiye'nin taraf olduğu ILO sözleşmelerini hatırlatarak, sendikal hakların güvence altında olduğunu belirtti. Hükümete seslenen Türkoğlu, "Bu hukuk tanımazlığa göz yummak, iktidarın da suça ortak olması demektir. Bakanlık derhal harekete geçmeli, işçiler işe geri dönmelidir" dedi. Türkoğlu, konuyu TBMM'ye taşıyarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın cevaplaması için bir soru önergesi sundu.
Türkoğlu'nun Bakanlığa Yönelttiği Sorular
Milletvekili Türkoğlu, sunduğu önergede Rodaport'taki duruma ilişkin şu sorulara yanıt arıyor:
-
İşten çıkarılan toplam işçi sayısı ve gerekçeleri nedir?
-
İşten çıkış bildirimlerinin SGK'ya iletilmediği iddiası doğru mudur?
-
Bakanlık, sendikal örgütlenmeyi engelleme girişimleri hakkında inceleme başlattı mı?
-
Geçmiş yıllarda da tekrarlanan bu baskılara karşı Bakanlığın atacağı adımlar neler olacaktır?
Türkoğlu, açıklamasını "Bursa'dan yükselen bu çığlığı tüm Türkiye duysun: Rodaport işçileri yalnız değildir!" sözleriyle tamamladı.