POLİTİKA:
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Terör Vurgusu!

 Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Sinan Erdem Spor Salonu’da düzenlediği ‘Hz. Peygamber, Tevhid ve Vahdet’ temalı Kutlu Doğum programına katılan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada İslam Dünyası’nın mezhepçilik, ırkçılık ve terör belasıyla karşı karşıya olduğuna dikkat çekti.

'TERÖRÜN BEDELİNİ ÖDÜYORUZ'

İslam İşbirliği Teşkilatı liderler zirvesi sonuç bildirgesinde de İslamın bütünleştirici çatısı altında toplanılması gerektiğine vurgu yaptıklarını belirten Erdoğan, “Biz Müslümanız burada bütünleşeceğiz. Eğer bu her ikisi de olmazsa işte o zaman başımızın belası nedir terör fitnesi. Şuanda biz terörün bedelini ödemiyor muyuz? Terörün bedelini ödüyoruz. Bakın bunca insan ölüyor. Tabi biz burada duramayız, sonuna kadar devam edeceğiz bu operasyonlara. Niçin? Birliğimizi tesis etmek için, huzuru tesis etmek için devam edeceğiz. Elhamdülillah, bu toprakları vatan yapmak için şehadete koşan yavrularımız var.” diye konuştu.

'CİHAT ASLA TERÖR DEĞİLDİR'

Her Kutlu Doğum tarihinin tüm Müslümanlar için yeni bir bahar olduğunu ifade eden Erdoğan sözlerine şöyle devam etti: “Maalesef baharımızı kara kışa çevirmek, umutlarımızı daha yeşermeden kurutmak isteyenler var. Bunların bir kısmı, Peygamber Efendimiz'in nübüvvetinin müjdelendiği günden beri zaten gördüğümüz, zaten bildiğimiz, zaten tanıdığımız kesimlerdir. Coğrafyamızdaki bin yıllık varlığımızın, Anadolu merkezli mücadelemizin karşısında da hep bunlar olmuştur. Maalesef her dönem olduğu gibi bugün de kendilerini İslam dairesinde gösteren, kendilerine Müslüman diyenler arasında da aynı gayeye hizmet edenler bulunmaktadır. DAİŞ adıyla, Boko Haram adıyla, El Kaide adıyla ortaya çıkan, İslam'a dair ne varsa hepsini de pervasızca istismar edenlerin tüm zulümleri, sadece ve sadece Müslümanlara karşıdır. Açık konuşuyorum, bu terör örgütlerinin İslam'a verdiği zararı, en azılı İslam düşmanları dahi veremez, verememiştir. Merhum Arif Nihat Asya diyor ya, “Ebu Lehep öldü diyorlar, Ebu Lehep ölmedi ya Muhammed, Ebu Lehep kıtalar dolaşıyor.” İşte bunlar, kıtalar dolaşan Ebu Lehep’in Irak’taki, Suriye’deki, Afrika’daki, dünyanın dört bir yanındaki takipçileridir. Sorsanız, “Cihat yapıyoruz” diyorlar. Halbuki cihat, asla terör değildir. Terör örgütü kurup Müslümanlara zulmetmek değildir. Masum insanların canlarına kastetmek değildir. Cihat, diriliştir, hayat vermedir, ihya etmedir, inşa etmedir. Bugün eğer bir cihattan söz edeceksek, en büyük cihat, bu İslam ve Müslüman düşmanlarının ortaya çıkmasını sağlayan cehaletle ve fitne ile mücadele etmektir. Dikkat ediniz, cihat, bu teröristleri öldürmektir demiyorum, onları ortaya çıkaran şartları ortadan kaldırmaktır diyorum. Şayet şartları ortadan kaldırmazsak, bataklığı kurutmazsanız ölenin yerine yenisi gelir hem de daha fazlasıyla gelir. Çok yönlü bir mücadele elbet olacaktır ama asıl olan kalplerin temizlenmesi, gönüllerin kazanılmasıdır. Bunun için adeta üzeri küllenen mahsun kalmış olan medeniyetimizi yeniden ayağa kaldırmalı, yeniden Müslümanlara ve tüm insanlığa ışık saçan bir sevgi, adalet, merhamet kaynağı haline getirmeliyiz. “

Müslümanların içinde bulunduğu durumun can acıtıcı olduğuna da değinen Erdoğan; “Müslümanlar bunu hak etmiyor. Dinin sahibi Allah’tır ve kimse ona zarar veremez ama Müslümanlar kendi haysiyetlerini kendileri korumak zorundadır. Bunun için tüm Müslümanların birliğine, beraberliğine, dayanışmasına ihtiyacımız vardır. Mezhep fanatizmlerini dinlerinin önüne geçirenler oldukça beraberliğimizi temin edemeyiz. İnsanlığa da İslam’a da bir ihanet olan terörizmi kendi amaçları uğruna kullanmaya çalışanlar bulundukça dayanışma içinde olamayız.” şeklinde konuştu.

Konuşmasının ardından Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Erdoğan ve davetlilere gül hediye etti. Program, hatıra fotoğrafı ile sona erdi.

Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner104

banner105

Konforculuk küresel bir hastalık halinde artıyor
Nevzat Tarhan, "Rahatlık hastalıkları olarak sınırlı bir kavram var. Beş temel hastalık tanımlanmış....

Haberi Oku