POLİTİKA:
Başbakan İşçileri Ağırladı!

 Davutoğlu, 1 Mayıs'ta işçilerle kahvaltıda bir araya geldi. Çankaya Köşkü bahçesinde düzenlenen ve eşi Sare Davutoğlu'nun da katıldığı programda konuşan Davutoğlu, sözlerine, işçilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü kutlayarak başladı.

"BU ACI GÜNLER GEÇER"

Bu sabah Gaziantep'te meydana gelen terör saldırısını kınayan Davutoğlu, saldırıda hayatını kaybeden şehit polise rahmet, yaralılara acil şifalar diledi. Davutoğlu, "Bu acı günler geçer ama bu milletin birliği beraberliği daha da tahkim edilerek geleceğe inşallah taşınır. Bütün yakınlarına taziyelerimi iletirken, milletimize başsağlığı diliyorum. Aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum." dedi.

"Emek ve değer üreten bütün işçilerimize ve çalışanlarımıza minnettarız. Bütün işverenlerin, işçileri ve çalışanları ile şükür sofralarında buluştuğu bir gündür bu gün. Hamdolsun ki eski acı günlere nispetle bugün baharı ve emeğin bayramını sevinç ve coşku ile kutluyoruz." diyen Davutoğlu, sendikalara teşekkür etti.

"HELAL LOKMADAN DAHA ŞEREFLİ HİÇBİR ŞEY YOKTUR"

Gelir adaletini sağlamaya çalıştıklarını anlatan Davutoğlu, şöyle devam etti: "Biz de bütün gayretimizle verdiğimiz sözleri yerine getirmeye, işçilerimize hizmet etmeye çalışıyoruz, koşullarınızı iyileştirmeye çalışıyoruz. Mümkün olduğunca her bir eve giren rızkın en iyi şartlarda çoluğumuza, çocuğumuza ulaşmasına çalışıyoruz. Hürmeti, muhabbeti, taktiri, teşekkürü en çok emekçilerimiz hak ediyor. Sizlerle aynı sofrada yemek yemek bizim için gurur kaynağıdır."

Davutoğlu, "Emek bizim dünyamızda, geleneğimizde kutsaldır. Bizim için helal lokmadan daha şerefli hiçbir şey yoktur. Anadolu insanı helal lokmanın kıymetini çok iyi bilir ve helal lokma için çalışır. Ana sütü gibi helal denilen kavram ancak bizim kültürümüzde vardır. Allah helal lokmadan bizi ayırmasın ve boğazlarımızdan tek bir karış haram lokma geçirmesin. Bu bizlerin ister devlet adamı olalım, ister emekçi olalım, ister işveren olalım; helal ve haram kavramlarının karıştığı bir ortamda adaleti sağlamak mümkün olmaz." diye konuştu.

"1 MAYIS'IN ÇATIŞMA ORTAMI OLDUĞU BİR TÜRKİYE VARDI"

Davutoğlu, şöyle devam etti: "Yakın zamana kadar ceberut bir zihniyetin hemen her kesimin olduğu gibi emekçilerin de en tabii haklarını tahakküm altında tuttuğu eski anlayışların hakim olduğu bir Türkiye vardı. İşçinin, emekçinin hak ve özgürlüklerinin engellendiği; örgütlenme, sendikalaşma haklarının sınırlandığı; emekçiye güvenilmeyen, 1 Mayıs’ın çatışma ortamı olduğu Türkiye vardı. AK Parti’den önce 1 Mayıs, çalışanlar için hep Kazancılar Yokuşu'nu temsil ediyordu."

BAYRAK DÜŞTÜ

Davutoğlu'nun konuşması sırasında arkasında Türk bayrağı rüzgarın etkisi ile düştü. Bunun üzerine Davutoğlu, "Merak etmeyin! Al bayrağımız her zaman dimdik ayakta duracak, hiçbir zaman bir saniye dahi yere düşmeyecektir. Allah al bayrağımızı hep yükseklerde tutuma şerefini bize nail eylesin." dedi.

"GURULA HUZURUNUZDAYIZ"

Davutoğlu, ardından şu ifadeleri kullandı: "Toplu sözleşme masalarında varılan mutabakatların anlamı yoktu. Çünkü enflasyon ve devalüasyon parayı pula çeviriyordu. Eski Türkiye’de çalışma hayatında emek ve sermaye, işçi ve işveren karşı karşıya gelip çalışma hayatına husumet hakim olurdu. Sizler 1994-1999-2001 yılı krizlerinde ne hüzünlü hikayeler yaşandığını yakından bilirsiniz. Şükürler olsun, 2002 senesinden sonra AK Parti’nin iktidara gelişiyle birlikte sayın Cumhurbaşkanımızın başbakanlığı döneminde ve şimdi biz hep sizlerin haklarını güçlendirmeye, sizlerin alın terinin karşılığını vermeye çaba gösterdik."

Davutoğlu, şunları söyledi: "1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nde gururla huzurunuzdayız. Elhamdülillah; 1 Kasım seçimlerinde verdiğimiz bütün sözleri yerine getirdik. Asgari ücreti bin 300 liraya çıkaracağız demiştik, çıkardık. Taşeron işçilerimizin sorunlarını çözeceğiz dedik, çözdük. Emeklilerimize seyyanen aylık 100 lira, yıllık bin 200 lira katkı yapacağız dedik, yaptık. Genç emekçilerimize teşvik için çok uygun şartlarda iş imkanları oluşturduk."

"İNŞALLAH HER YIL BU GELENEK SÜRER"

Davutoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Bir kez daha bu anlayış dolayısıyla bu sene gerçekleştirilen bir çaba ile hep beraber konuştuğumuz bir çözüm çerçevesinde, gösterilen mekanlarda, mutabık kalınan alanlarda 1 Mayıs'ın kutlanması dolayısıyla bütün sendikalarımıza, bütün konfederasyonlarımıza teşekkürü bir borç biliyorum. Bu güzel bir gelenek oldu, inşallah her yıl bu gelenek sürer ve 1 Mayıs, bir gerilim günü, bir çatışma günü, herkesin kaygı duyduğu, sokağa bazen çıkmaktan çekindiği bir gün olmaktan çıkar ve 1 Mayıs bütün meydanlarda, barış, huzur içinde emekçilerin bir araya geldiği, emek ve dayanışma bilincinin yaygınlaştığı bir gün haline gelir."

Misafir Avatar
İsim
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner104

banner105

Konforculuk küresel bir hastalık halinde artıyor
Nevzat Tarhan, "Rahatlık hastalıkları olarak sınırlı bir kavram var. Beş temel hastalık tanımlanmış....

Haberi Oku