Kayışoğlu, kaynakların halkın yararına kullanılmadığını ve ülkenin uluslararası endekslerde geri kaldığını vurguladı.
KDK İşlevsiz: "Kanunda Belirtilen Amaca Hizmet Edilemiyor"
Altaca Kayışoğlu, Kamu Denetçiliği Kurumu’nun siyasi baskı altında olduğunu ve asıl işlevini yerine getiremediğini savundu.
-
Siyasi Etki: Kurumun seçim yönteminin siyasi çoğunluğun etkisi altında olduğunu belirtti.
-
Yaptırım Gücü Eksikliği: KDK'nın verdiği tavsiye kararlarına idarenin uymadığını ve kurumun hiçbir yaptırım gücü olmadığını vurguladı.
-
Sistematik İhlaller: Vatandaşlardan özellikle sağlık, eğitim ve sosyal haklar alanında yoğun şikâyet geldiğini; sıra bekleme, hastane erişim sorunları ve okullarda kayıt ücretleri gibi sistematik ihlallere karşı kurumun önleyici politika geliştirme gücünün olmadığını söyledi.
-
Yetki Talebi: Kurumun kamuoyunu ilgilendiren hak ihlallerinde resen harekete geçme yetkisi olması gerektiğini ifade etti.
Uluslararası Endekslerde Gerileme Kaygısı
Milletvekili Kayışoğlu, KDK'nın etkisizliğinin Türkiye'nin uluslararası arenadaki itibarını olumsuz etkilediğini belirtti.
-
Geriye Düşüş: Türkiye'nin Hukukun Üstünlüğü, Demokrasi, Basın Özgürlüğü ve Cinsiyet Eşitliği endekslerinde sürekli gerilediğini vurgulayarak, bu tablonun kaygı verici olduğunu dile getirdi.
"Halk Açken Şatafat Olmaz": Bütçede İsraf Eleştirisi
Altaca Kayışoğlu, bütçe görüşmelerinde Parlamentolar Arası Birlik (PAB) Genel Kurulu hazırlıkları için yapılan lüks harcamaları sert bir dille eleştirdi.
-
Lüks Hazırlıklar: İstanbul'da yapılacak PAB Genel Kurulu için "lüks ve şatafatlı hazırlıklar" yapıldığını belirtti.
-
İsraf Vurgusu: "Vatandaş açken, çocuklar okulda bir öğün yemek bulamazken bu kadar israfı kabul etmiyorum. Milletin parasını çarçur eden hiçbir organizasyonu doğru bulmuyorum," diyerek israfa son verilmesi çağrısında bulundu.
"Gerçek İtibar Demokrasiyle Sağlanır"
Kayışoğlu, Türkiye'nin uluslararası itibarının lüks harcamalarla değil, hukuk ve adaletle tesis edileceğini savundu.
-
Hukuk Vurgusu: Gerçek itibarın Can Atalay kararını uygulamakla, tutuklu belediye başkanlarının serbest bırakılmasıyla ve milletvekillerinin özgürce görev yapabilmesiyle sağlanacağını belirtti.
-
Demokrasi Çağrısı: Dünya milletvekillerine demokrasimizle övünmek isteniyorsa, öncelikle hukuku, adaleti ve özgürlükleri yeniden tesis etme gerekliliğini dile getirdi.



