Akkılıç Kütüphanesi’nde gerçekleşen etkinlikte Çelikkol, gölge oyununu Bursa'da yeniden canlandırma ve uluslararası alana taşıma mücadelesini katılımcılarla paylaştı.
Karagöz Sanatıyla Erken Yaşta Tanışma
Şinasi Çelikkol, Karagöz sanatıyla ilk tanışmasının çocukluk yıllarına dayandığını aktardı.
-
İlk İzlenimler: İlkokul yıllarında 10 kuruş karşılığında Karagöz sanatçılarını izlediğini anlattı.
-
Radyodan Takip: Özellikle Ramazan ve sahur vakitlerinde, dönemin önemli sanatçısı Hayali Küçük Ali’yi radyodan dinleyerek sanatı takip ettiğini belirtti.
-
Sanatın Canlanması Fikri: 1960’lı yıllarda, babasının turizm işiyle Koza Han’a taşınmaları ve yabancıların Karagöz’ün nerede oynadığını sorması üzerine, bu sanatın Bursa’da canlanması gerektiği fikrinin ortaya çıktığını söyledi.
Bursa’dan Uluslararası Arenaya Uzanan Yolculuk
Çelikkol, 1962’den sonra büyük bir boşluğa giren Karagöz sanatını yeniden canlandırmak için yapılan festival ve örgütlenme çalışmalarını detaylandırdı.
-
Festival Başlangıcı: 1983 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın festivaliyle Tuncay Tanboğa, Metin Özlen gibi önemli ustalarla tanıştı.
-
Gösteri Atağı: 1992 yılında Kent Otel’de başlatılan festival atağı ile Salı ve Cuma günleri düzenli Karagöz oynatılmaya başlandı ve yabancılardan yoğun ilgi gördü.
-
Uluslararası Başarı: Bu başarıyı takiben düzenlenen 1. Ulusal Karagöz Festivali ve sonrasında beş yabancı grubun katıldığı organizasyonlarla Karagöz’ün uluslararası alanda hızla duyulmaya başladığını belirtti.
-
UNIMA ve Sergiler: Milletlerarası Kukla ve Gölge Oyunları Birliği’nin (UNIMA) Bursa Şubesi’ni kurduklarını ve ustalarla birlikte Belarus ve Almanya’da gösteriler ve sergiler düzenlediklerini aktardı.
Karagöz Müzesi ve Sanatın Geleceği
Şinasi Çelikkol, Karagöz Müzesi’nin kuruluşunu en önemli çalışmaları arasında gösterirken, sanatın karşılaştığı zorluklara da değindi.
-
Müze Kuruluşu: Eskiden elektrik trafosu olan bir binanın dönüştürülmesiyle Karagöz Müzesi’ni kurduklarını söyledi. Müzede Karagöz tasvirlerinin yanı sıra Bursa civarındaki kıyafetlerin de sergilendiğini ekledi.
-
En Büyük Zorluk (Deri Sorunu): Figür yapımında kullanılan deri sıkıntısının en büyük zorluk olduğunu belirterek, Türkiye genelinde yalnızca iki dericinin kaldığını ve kullanılan derinin bile ithal edildiğini vurguladı.
-
Yerel Yönetim Desteği: Günümüzde yerel yönetimlerin sanata verdiği destekten memnun olduklarını ve bu çalışmaların Karagöz sanatının canlanması için kendilerini mutlu ettiğini dile getirdi.



