Bursa merkezli etkinlik, özellikle Marmara depremi riski nedeniyle kritik önem taşıyan bir konuğu ağırladı: Deprem Araştırmacısı ve Sismik Uyarı Sistemi Tasarımcısı Sadi Başer. Başer, geliştirdiği ve pilot bölgelerde test edilen, depremden dakikalar önce alarm verebilen erken uyarı sistemi hakkında önemli bilgiler paylaştı.

---

Sadi Başer: "Amacımız Korku Değil, Bilinç Kazandırmak"

Deprem Araştırmacısı Sadi Başer, uzun yıllardır üzerinde çalıştığı sistemin temel çalışma prensibini açıkladı. Sistem, yer kabuğundaki mikro sismik hareketlilikleri analiz ederek, büyük bir depremin habercisi olabilecek anomalileri önceden tespit edebiliyor.

• Hayat Kurtaran Dakikalar: Başer, "Dakikalar hayat kurtarır" diyerek, Japonya'da olduğu gibi bu sistemin kamu binaları, okullar, AVM'ler ve kritik altyapılarda kurulması gerektiğini belirtti.

• Can Kaybını Azaltma: Başer, "Depremleri önleyemeyiz ama doğru sistemler ve teknolojilerle can kayıplarını ciddi oranda azaltabiliriz" mesajını verdi.

• Bursa'daki Sessizlik Uyarısı: Başer, sunumunda Bursa fay zonunda yaşanan "beklenenden az mikrodeprem" durumuna dikkat çekerek, "Fay hatlarının uzun süre sessiz kalması, enerjinin biriktiğini gösterir. Bursa’da şu an bu sessizlik hâkim. Bu, bizi rahatlatmamalı, aksine uyarmalı" uyarısında bulundu.

---

Ercan Yakut'tan Yerel Yönetimlere Çağrı: "Bir Kayıp Bile Fazladır"

TR Düşünce Kulübü Genel Başkanı Ercan Yakut, Sadi Başer’in çalışmalarını “Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu gerçek bilimsel atılımlar” olarak nitelendirdi. Bursa gibi hayati bir kentte deprem bilincinin hâlâ istenilen düzeyde olmamasını eleştiren Yakut, yerel yönetimlere çağrı yaptı:

"Eğer bu şehri seviyorsak, yarını için harekete geçmeliyiz. Sayın Başer’in ortaya koyduğu sistem ve bilimsel yaklaşım, yerel yöneticiler için bir fırsattır. Bu ses kulak ardı edilmemelidir."

Yakut, TR Düşünce Kulübü olarak bu tür önleyici stratejileri ve bilimsel çözümleri toplum geneline yaymaya kararlı olduklarını vurguladı.

---

Yoğun İlgi: Bilim ve Farkındalık Önceliklendi

Buluşmaya akademisyenler, sivil toplum temsilcileri, mühendisler ve genç aktivistlerden oluşan geniş bir katılım sağlandı. Katılımcılar, “deprem öncesi risk tahmini”, “erken uyarı sistemleri” ve “afet farkındalığı eğitimi” gibi başlıklarda derinlemesine bilgi aldı. Program, toplumsal meseleleri kuru tartışmalardan çıkarıp çözüm odaklı bilimsel bir zemine taşıma misyonunu bir kez daha pekiştirdi.