Aslan, "Keçiyi yasakladınız, ormanları yalnız bıraktınız; şimdi yangınlara çare arıyorsunuz" diyerek ekolojik tahribatı gözler önüne serdi.
Keçi: Ormanın Doğal Bahçıvanı ve Yangın Söndürme Kahramanı!
Fikret Aslan, keçilerin orman ekosistemindeki hayati rolünü vurgulayarak, "Keçi ormanın binlerce yıllık doğal bahçıvanıdır. Yangınların önlenmesinde, erozyonla mücadelede ve ekolojik dengeyi korumada hayati rol oynar" ifadelerini kullandı. İl Başkanı Aslan, keçilerin ormanlara katkılarını şu şekilde özetledi:
-
Kuru dalları ve otları temizleyerek yangın yayılımını yavaşlatır.
-
Sık orman yapısını açarak yeni bitkilere yaşam alanı açar.
-
Erozyonu azaltır, üretim maliyetlerini düşürür.
"Keçiye Yasak, Köylüye Ceza, Ormana Yalnızlık Verdiniz!"
Aslan, geçmişte çıkarılan yasalarla keçinin adeta suçlu ilan edildiğini belirterek, bu durumun sonuçlarına değindi:
"Keçiyi hedef aldınız, üreticiyi cezalandırdınız, köyler boşaldı. Bugün keçiye izin verseniz bile onu besleyecek insan kalmadı. Orman sahipsiz kaldı."
Aslan'ın bu sözleri, kırsalda uygulanan politikaların ormanların doğal dengesi üzerindeki olumsuz etkilerine dair önemli bir eleştiri niteliği taşıyor.
2025 Yangın Gerçeği: "Ormanı Merkezden Yönetmenin Bedelini Ödüyoruz!"
Anahtar Parti Bursa İl Başkanı, 2025 yılında yaşanan yangın felaketlerinin boyutlarına dikkat çekerek, bu durumun ardındaki yönetimsel hatalara işaret etti:
-
2025'te Türkiye'de 41.458 hektar alan yandı.
-
13 can kaybı yaşandı, 235 bina ve 377 yapı zarar gördü.
-
50.000 kişi tahliye edildi.
Aslan, bu vahim tabloyu "Ormanı doğadan değil, merkezden yönetmenin bedelini ödüyoruz" sözleriyle yorumladı.
"Çözüm Dağda Geziyor: Adı Keçi!" Anahtar Parti'den Destek Çağrısı
Açıklamasını tamamlayan Fikret Aslan, çözümün doğanın kendi dinamiklerinde yattığını vurguladı:
"Köy olmadan orman korunmaz. Keçi, ormanla birlikte yaşayan bir bekçidir. Anahtar Parti olarak keçiciliği destekleyecek, doğayla uyumlu politikaları yeniden hayata geçireceğiz. Günah keçisi ilan ettiğiniz çözüm hâlâ aramızda: adı keçi!"
Bu açıklama, orman yangınlarıyla mücadelede geleneksel ve ekolojik yöntemlerin yeniden değerlendirilmesi gerektiği yönünde önemli bir çağrı olarak öne çıkıyor.