Sistemin "arıklı yapısı" nedeniyle Meclis'in torba kanunlarla zaman geçirdiğini belirten Altaca Kayışoğlu, görevi başında olduğu Dilekçe Komisyonu'na yapılan başvurular üzerinden vatandaşların çözüm bekleyen sayısız sorununa dikkat çekti.
Dilekçe Komisyonuna Yansıyan Vatandaş Sorunları: Her Kesimden Talep Yağıyor
Altaca Kayışoğlu, Dilekçe Komisyonu'na "sistemin her kesiminden" başvuru aldıklarını vurgulayarak, vatandaşların temel geçim sıkıntılarından hak ihlallerine kadar uzanan geniş bir yelpazede talepleri olduğunu belirtti. Milletvekili, komisyona yansıyan sorunları özetle şöyle sıraladı:
- Çalışan Kadınlar: Kamu ve özel sektörde çalışan kadınlar, hem doğum borçlanması hem de hamilelikle ilgili izinlerde kendileri lehine düzenlemeler ve ödemeler istiyorlar.
- Emekliler: Açlık sınırının altında yaşayan, kök maaşlarının erimesinden kurtulmak isteyen emekliler zam bekliyorlar. En düşük emekli maaşının asgari ücretin 1,5 katı iken, şimdi neredeyse yarısına düştüğünü ve açlık sınırında süründüklerini dile getirdiler. Emekli memurlar ise seyyanen zam talep ediyor.
- Atama Bekleyenler: "Atanamayan" değil, atamayı hak eden ancak ataması yapılmayan gençler ve meslek sahipleri atama istiyorlar.
- Özel Sektör Öğretmenleri: Açlık sınırının altında, hatta asgari ücretin altında ücretlerle çalışan, yaz aylarında çalışmadan geçinme zorluğu yaşayan öğretmenler durumlarının düzeltilmesini talep ediyorlar.
- Engelliler: İstihdam olanaklarının artırılmasını ve hizmet bedelleriyle ilgili iyileştirmeler yapılmasını istiyorlar.
- Kamu Çalışanları: Memurlar, 3600 ek gösterge taleplerinin karşılanmasını bekliyor.
- Avukatlar: Özellikle zorunlu müdafilik kapsamında CMK avukatlığı yaparken çok düşük ücretlerle çalıştıklarını, bunun bir nevi angarya olduğunu belirten avukatlar, KDV oranlarının kamu hizmeti yürütürken düşürülmesini, uğradıkları hak kayıplarının ve vekâlet ücretlerinin artırılmasını istiyorlar.
- Çiftçiler: Tarım Kanunu'ndaki haklarının uygulanmasını ve enflasyondan kaynaklanan refah payının kendilerine de yansıtılmasını talep ediyorlar.
- Çırak ve Stajyerler: Küçük yaşta çalışmaya başlayan, giriş sigortaları yapıldığı halde emeklilikte sayılmayan çırakların mağduriyetinin giderilmesini istiyorlar.
- Asgari Ücretliler: Yüksek enflasyon karşısında eriyen ücretlerine zam talep ediyorlar.
- Depremzedeler: Bir an önce evlerine kavuşmak istiyorlar.
- Gençler ve Evsizler: Barınma hakkının güvence altına alınmasını talep ediyorlar.
- Engelli ve Yaşlı Aylığı Alanlar: Aldıkları aylıkların bir haftalık iaşe giderlerini bile karşılayamadığını, bu komik rakamların düzeltilmesini istiyorlar.
"Her Şeyi Ben Bilirim" İnadı Çöktü: Torba Kanunlarla Geçen Zaman
Altaca Kayışoğlu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin referandum sürecinde "Her şey çok hızlı olacak, bürokrasi azalacak" gibi iddialarla millete anlatıldığını hatırlatarak, sekiz yıllık sistemin bu vaatleri boşa çıkardığını savundu. "Her şeyi ben bilirim" inadı ve "her şeye ben karar veririm" anlayışıyla hayata geçirilen sistemin çöktüğünün bugünlerde ortaya çıktığını söyledi. Sadece Meclis'in değil, Anayasa Mahkemesi'nin, Cumhurbaşkanlığı'ndaki ve Meclis'teki bürokratların da bütün mesailerini bu "ucube sistemine" oturtmaya çalışarak zaman harcadığını dile getiren Altaca Kayışoğlu, "Yazık, günah" diye konuştu.
TRT Eleştirisi: Yargısız İnfaz İstemiyoruz
Konuşmasında, görüşülen torba yasada yer alan TRT ile ilgili düzenlemelere de değinen Altaca Kayışoğlu, özellikle son seçimde birinci olan muhalif seçmenin kendi paralarıyla kendi düşünceleri olan Ekrem İmamoğlu gibi siyasilere TRT'de "yargısız infazda bulunmak istemediklerini" ifade etti. TRT'de bir şey yayınlanacaksa, yargılamaların veya ilgili kişilerin canlı yayına davet edilmesi gerektiğini belirterek, "Hodri meydan çağırırsınız; Ekrem İmamoğlu'nun yargılamasını, diğerlerinin yargılamasını canlı yayınlayın; o zaman görelim, hep beraber izleyelim" diye meydan okudu.
Altaca Kayışoğlu, konuşmasını sonlandırırken, vatandaşın birçok derdi olduğunu ve "bu ucube rejimin hiçbir derdi çözemediğini" bir kez daha vurguladı.