Bu hafta sizlere değerli büyüğümüz sayın Netabje Cankat Devrim'in bizzat olayın şahidinden dinleyip bana aktardığı Osetyada yaşanmış bir olaya ayırıyorum.
Biz Çerkesler yada geniş ifade ile Kafkasyalılar yaşadığımız toplumda geleneklerimizle tavırlarımızla tepkilerimizle bazen anlaşılmaz oluyoruz.. dünya nimetlerine bakışda ,almak yada vermek gibi düsturlarda adalet konusunda haklının yanında olmakda haksızlığa karşı sessiz olamıyoruz.. Bu yüzden Binlerce yıllık kadim kültürümüzü anlamak yada bizi anlamak sadece o coğrafyanın evladı olanlara mahsusdur..
Gurur ve Onur anlayışımız diğer halklardan çok farklı olduğu için bir Çerkesi yada Kafkasyalıları sadece Kafkasyalılar anlar diye oldukça iddalı konuşabiliriz...
Bu farklılıklar bazen anlaşılmaz olmamıza, bazen yabancı kültürlerle yapılan evliliklerde boşanmalarla, bazen de iş ortamların da başarısız olmakla sonuçlanıyor. Yaşamı boyunca hiçbir kanundan korkmayan sadece toplum içinde ayıplanmakdan korkan insanların hayat refleksleri de alışa geldik değildir. Bu farklılıkları neredeyse bütün geleneklerde görebiliriz ..Hatta geleneklerin en korkuncu olan kan davalarında bile..!
Farklılıklar demiştim işte buna bir örnek 1920'li yıllarda Osetyada bir düğünde dans eden bir delikanlı kendisine eşlik eden kıza bazı figürlerinde aşırılık göstermiş. Aşırılıkdan kasıt toplumca pekde hoş karşılanmayan bazı davranışlar sergilemiş.. Dansını bitirdikden sonra hem dinlenip hemde terini kurulamak için düğünün yapıldığı yerden ayrılarak sık ağaçların olduğu bir yere gider burada terini kurularken dans ettiği kızın abisi karşısına birden çıkıp ve kamasını çekerek benim kızkardeşime, sülaleme nasıl saygısızlık yaparsın diye bağırarak kamasını delikanlıya saplar.. Delikanlı orada ölüyor..
Katil ise atına bindiği gibi kaçıyor. Olay duyulduktan sonra düğün iptal ediliyor ve ertesi gün cenaze defnediliyor. Cenazenin ardından ölen delikanlının abisi atına atlayıp köyden ayrılıyor. Uzun süre ne kendisinden, nede katilden haber alınamıyor..
Ve bir gün adam köye geri dönüyor, kardeşini öldüren kişinin abisini tarlada oğlu (yada en küçük kardeşleri )ile birlikte saman balyaları yaparken karşılarına çıkyor. Küçük çocuk saman balyasının tepesinde ,abisi (yada babası) bu balyanın yanında şaşkınlıkla dururken adam atından inip tüfeğini eline alarak karşılarında dikilir. Önce tüfeği yere bırakır ve ardından kamasını çekerek bağırır senin kardeşin benim kardeşimi öldürürken, ona kendini savunma hakkı bile tanımamıştı ben sana bu hakkı veriyorum çek kamanı ..!
Adamda kamasını çeker ve birbirlerine saldırırlar, delikanlının abisi bir kaç hamleyi savuşturduktan sonra kamasını adamın göğsüne saplar, adam orada ölür.. Ardından yere bıraktığı tüfeğini alıp saman balyasının üstünde şaşkınlıktan dona kalan çocuğun yanına giderek ona tüfeği uzatır çocuk sadece bakar adam al şu tüfeği der, çocuk yine hareket etmez adam tekrar sana al şu tüfeği diyorum diye bağırır. Çocuk tüfeği aldığı sırada adam çocuğun elindeki tüfeğin namlusunu alnına dayar ve tekrar bağırır, çek tetiği çocuk yapamam, adam sana çek tetiği diyorum diye tekrar bağırır, çocuk yapamam der. Adam bu sefer daha yüksek sesle bağırır, eğer tetiği çekmezsen seni öldüreceğim der. Çocuk çaresiz tetiği çeker ... Adamın neden küçük çocuğa kendini vurdurttuğu sorusunun cevabını size bırakıyorum..Bilmeyenler aile büyüklerine sorsun mutlaka cevabını alacaklardır. saygı ve sevgilerimle
GÖKHAN ŞEWCEN BESLER
